timthumb (1)Hatay Talasemi ve Orak Hücre Anemi Hastalıkları Derneği Başkanı ve Talasemi Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Burhan Kerimoğlu Kan’ın yapısı ve kan bağışının önemi hakkında şunlara değindi.

“Kan; vücudumuzda ki damar ağının içinde dolaşan, akıcı plazma ve hücrelerden oluşan alyuvar, akyuvar ve kan pulcuklarından meydana gelmiş kırmızı renkli hayati sıvımızdır. Bir canlıda kan akışının durması demek hayatının sona ermesi anlamına gelmektedir. Erişkin bir insanın vücudunda ortalama 5-6 litre kan bulunmaktadır. Kanda yaklaşık %50-60’ı plazma, %40-50’sini hücre oluşturur. Kan grupları ise (A, B, AB, O) olmak üzere adlandırılmakla birlikte Rh Pozitif ve Rh Negatif grupları olarak da ikiye ayrılmaktadır. Kanın görevleri ise akciğerden aldığı oksijeni dokulara ve dokularda üretilen karbondioksiti akciğere taşıyarak gerekli besin ve hormonları, dokulardan süzer ve gerekli yerlere iletilmesini sağlar ve artık maddeleri de atılmak üzere akciğer, karaciğer ve böbrek gibi organlara taşmakla büyük bir görevi yerine getirmekle birlikte, vücut ısının dengesini sağlayarak asit ve baz dengesini de sağlayarak kanserojen ve yabancı maddelerden, ayrıca vücudumuzu mikroplardan, virüslerden korumanın yanı sıra pıhtılaşma yaparak kan kayıplarını da önlemenin yanında kan’ın daha birçok görevi bulunmaktadır.

Kerimoğlu kan bağışlamanın önemine yaptığı vurguda ise, kan bağışı yapacak olan gönüllü vatandaşlardan kan almaya yetkili olan Kızılay toplamış olduğu kanlarla özellikle birçok hastanın umut ışığı haline gelmiştir. Kızılay vatandaşlardan topladığı kanı kamu ve özel hastanelerde kana ihtiyacı olan hastalara ulaştırmakla hastaların durumunun daha iyiye gitmesini katkı sağlayarak, hayatlarını kurtarmak adına büyük bir fedakârlık örneğini sergilemektedir.

Kanın kendimize veya bir başkasına ne zaman gerekli olabileceğini elbette ki önceden bilmemiz mümkün değildir. Ansızın başımıza gelecek olayları göz önün de bulundurarak sağlık durumumuz elverdiği sürece Kızılay’a düzenli bir şekilde kan bağışlayarak ilk başta hem kan grubumuzu öğrenebilir hem de yaşamımıza yeni bir alışkanlıkta katmış oluruz, bunun yanında her hangi bir kaza geçirmemiz halin de gerekli kanın bulunmasında zaman kazanmamızı sağlayacağı gibi acil kan ihtiyacı olan birine de faydalı olmamızı sağlamaktadır.

Kan seviyesi normal olan sağlıklı her birey kan bağışı yapınca eksilen kan hücreleri, kemik iliğinin çalışmasıyla yeniden vücutta yenilenir ve dolaşıma genç kan hücreleri verilir. Sağlığı olumsuz etkileyecek kadar kan verilemeyeceği için kansız kalmak gibi bir durum da söz konusu değildir. Sağlık durumu uygun olan insanlar üç ayda bir kan bağışlayabilir ve bir hayattın kurtulmasına da katkı sağlamış olur. Öyle durumlar vardır ki yalnız başına tıbbi tedaviler, hastalığın tedavisinde yeterli olmayabilir. Bu durumları şu şekilde kısaca özetleyebiliriz; sürekli kana ihtiyaç duyulan durumlar kalıtsal kan hastalıkları (Akdeniz anemisi, orak hücre anemisi, kan kanserleri vb.) acil durumlar (trafik kazaları, yaralanmalar, doğal afetler), önceden bilinen durumlar (cerrahi müdahale) gerektiren hastalar bu gibi durumlar da mutlaka kana ihtiyaç duymaktadır.

Kerimoğlu sözlerinin sonunda gönüllü kan bağışının bir insanlık görevi olduğuna, kan bağışlarken bizim de kana bir gün kana ihtiyaç duyabileceğimizi düşünerek hareket etmemiz oldukça önemlidir. Sağlıklı bireylerin kan vererek, hastalara can verdiklerini de unutmamaları gerektiğini ve Kızılay’a kan bağışlamalarının herkes için umut dolu günleri de beraberinde getireceğini söylemek isterim.” dedi.

 

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir